Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da Memur-Sen Genel Kurulu’nda konuştu.
Erdoğan, konuşmasında “Seçimden sonra 7 bin 500 liranın üzerinde emekli maaşı alan vatandaşlarımızı da sevindirecek haberi milletimizle paylaşacağız. emmuz ayında enflasyon farkı yanında refah hissesi artışını da dikkate alan bir düzenleme yapacağız. Memurlarımızı enflasyona ezdirmeme kelamını tutacağız. Bugüne kadar hiçbir vakit memurumuzu ve çalışanımızı enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz” dedi.
Erdoğan’ın konuşmasından değerli başlıklar şöyle:
“Sivil toplum kuruluşlarımızın nasıl bir boşluğu doldurduğuna 6 Şubat’ta bir kere daha şahit olduk. Memur Sen seferberlik ruhu ile hareket etti. Arama kurtarma grubu gece gündüz çalışarak pek çok insanımızı enkazdan canlı çıkardı. Her alanda Memur Sen’li kardeşlerimiz depremzedelerimizin yanında oldu. Bazıları de gösteri yapmanın peşinde koştu. Canımız yanarken devleti bilhassa suçladılar, yıkıntılar başında bol bol poz verdiler. İşleri bitince orayı terk ettiler.
Devletimizin tüm kurumlarıyla hala alandayız. Seçim gündeminden bağımsız olarak bölgedeki tüm çalışmaları günbegün takip ediyoruz. 319 bini birinci bir yılda olmak üzere toplam 650 bin konutun inşasını tamamlayacağız. Meskeni yıkılan kardeşlerimizi yeni yuvalarına kavuşturana kadar durmayacağız. Millet devlet olarak inancımız, pürüzleri aşma kararlılığımız hepsinden daha güçlüdür. Marmara zelzelesi sonrasında yaşadıklarımızı hatırlayın. Kimdi onlar, şu anki CHP. Ne yaptı onlar? Ortada idare diye bir şey yoktu. Ülke yalnızca can kayıplarında ezilmedi, ekonomik olarak da dar boğaza girdi, emekli memur maaşları dışarıdan gelen paralarla ödendi. Dışarıdan 300 milyar getireceğim palavrasını atanlar o günlerde IMF komiserlerinin çantacılığını yapıyordu. Halef selef olduklarınız niye o vakit size bir kuruş para vermediler. IMF’e olan borcumuzu bitirdik ve ilişiğimizi kestik. Bay bay Kemal’in bir sözcüsü var, İP’in de Merkez Bankası’ndan geçen bir garibi var, IMF’in temsilcileri ile görüşmeler yaptılar. Sıkıntıdaymışız… Bizim bu türlü bir şeye muhtaçlığımız yok, dedik. Geldiği üzere döndüler. Eroin kaçakçılarının Londra’ya götürdüğü paralardan 300 milyar dolar alacak herhalde. Öbür türlü gelmez.
Cumhuriyet tarihimizi en büyük atamalarını yapıyoruz. Toplumumuzun hiçbir kısmını ihmal etmiyoruz. Emeklilikte yaşı bekleyen 2 milyon 200 bin kardeşimizin talebini karşıladık. Nisan ayından itibaren koşulları uyan vatandaşlarımız maaşlarını almaya başladı. En düşük emekli maaşını 7 bin 500 lira yaptık. Bayram ikramiyelerini 2 bin liraya çıkararak bir adım daha attık. Emeklilerimize ikili bayram yaşattık.
Seçimden sonra 7 bin 500 liranın üzerinde emekli maaşı alan vatandaşlarımızı da sevindirecek haberi milletimizle paylaşacağız. Muştusunu sizlerle birlikte verdiğimiz kontratlı kamu çalışanının takıma geçmesini sağladık. Farklı kamu kurumlarında çalışan yaklaşık 500 bin sözleşmelimizin problemini tahlile kavuşturduk. Ek gösterge düzenlemesini hayata geçirdik. Çalışanlarımıza yüzde 30 oranında artırım yaptık. En düşük memur maaşını yüzde 136 artışla yaklaşık 12 bin liraya çıkardık. Temmuz ayında enflasyon farkı yanında refah hissesi artışını da dikkate alan bir düzenleme yapacağız. Memurlarımızı enflasyona ezdirmeme kelamını tutacağız. Bugüne kadar hiçbir vakit memurumuzu ve emekçimizi enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz.
Dün gece Kılıçdaroğlu çıkmış minimum fiyat üzerindeki vergiyi kaldırmaktan bahsediyor. Bir insan ülkesinden bu kadar mı habersiz olur. Hani derler ya; uyan da balığa gidelim. Biz taban fiyatı vergi dışı bırakalı 1 buçuk yıl oldu bay bay Kemal. İnşallah 14 Mayıs’ta bu trajikomik hadiselere son vereceğiz Kılıçdaroğlu’nu da emekli edeceğiz. Böylelikle hem milletimizi hem kendisini bu eziyetten kurtaracağız. Milletimiz refahını artırmak için verdiğimiz çabayı görüyor ve takdir ediyor. Vatandaşımızın alım gücü 2002 yılına nazaran daha fazladır.
Deprem sonrası bilhassa büyükşehirlerde birdenbire artan kira fiyatlarıyla ilgili olarak gerekli çalışmaları yapıyoruz. TOKİ vasıtasıyla daha fazla konut üreterek, memur ve ücretlinin refah kaybının önüne geçerek, bu sıkıntıyı kesinlikle tahlile kavuşturacağız.
Biz siyaseti ikbal için değil, ülkeye ve millete hizmet için yapanız. Milletin kaygısı ile sıkıntılanıp, yükünü hafifletmeye çalışıyoruz. İnsanları kökenine, meşrebine nazaran ayırmanın siyasetimizde yeri yoktur. ‘Ben Aleviyim’ diyor. Bugüne kadar söylemiyordun, ne oldu da söyledin? Misyona geldiğimizde bölümü sabık yaşatacağız diyen zorbalardan olmadık. Artık ne diyor, biz kimseyi işinden etmeyeceğiz diyor. 4 yıldır belediyelerinden işlerinden edilen vatandaşımızın hakkını hukukunu neyle izah edeceksin. Bir yağmur yağdığında her tarafı sel götürüyor. Daha elinde hiçbir güç, imkan yokken kamu çalışanını tehdit edenlere meydanı bırakmayacağız. Elma şekeri dağıtır üzere birer Cumhurbaşkanı yardımcılığı verdi.” (HABER MERKEZİ)